Necip Fazıl Kısakürek Sözleri 2

Dostlarımı hiçbir zaman satmadım, çünkü hepsi beş para etmez çıktılar.

Dünya güzel olsaydı, doğarken ağlamazdık. Yaşarken temiz kalsaydık ölünce yıkanmazdık.

 Dağı tanıyan, nasıl tanımaz uçurumu? Madem ki yükseliş var, iniş olmaz olur mu?

 Dipsiz hasrete tuzak, en yakınken en uzak, tadı zehrinde erzak; KADIN!

 Dünya öküzün üstünde derler ama; Dünya’nın üstünde nice öküzler bilirim.

 Eklense de başıma, dünyada kaç baş varsa. Başım, onların hepsi için secdeye varsa.

Ey düşmanım, sen benim ifadem ve hızımsın. Gündüz geceye muhtaç, bana da sen lazımsın.

 Farkı yok, mantarlaşmış bir kayadan, derimin; Yüzümde çizgi çizgi, imzası kaderimin.

 Fikir besler, siyaset öldürür. Siyaset, fikrin kendisi değil; posasıdır.

 Tahtadan yapılmış bir uzun kutu, baş tarafı geniş, ayak ucu dar, çakanlar bilir ki bu boş tabutu, bir gün kendileri dolduracaklar.

 Tam 30 yıl saatim işlemiş ben durmuşum, gökyüzünden habersiz uçurtma uçurmuşum.

 Kalacak kim var ki dost tomarından, ‘O’ var sana daha yakın şah damarından.

 Kadın; Hristiyanlıkta yol kesici bir engel, islamda ise yol açıcı bir kanattır.

 Kendinden geçmek iman, kendinde olmak küfür.

 Kökünü beğenmeyen dal ve dalını beğenmeyen meyve olgunlaşmadan çürür.

 Kadın mezarlığa girerken başını kapıyor, dışarı çıkarken açıyor. Ölüye karşı kapayıp, diriye karşı açmak akıl almaz.

 Kalbimi ve aklımı hep sağ elime verdim. Görevi olmasaydı, sol elimi keserdim.

 İmanın ticaretini yapanda, iman arama!

 İhya etmek için ne kadar ilim lazımsa imha için de o kadar cehalet kafidir.

 İnsanın kazandığı paradan değil, paranın kazandığı insandan korkulur.

 İslamiyet avrupadan gelse müslüman olacaksınız.

 İnsanın sevdiğini kaybetmesi, dişini kaybetmesi kadar ilginçtir. Acısını o an yaşar, yokluğunu ömür boyu.

 Gençliğine doyamadan gitti, derler. Doymak mümkün mü ki, doyup da gitsin. Doymak burada değil. Burası acıkmanın yeri.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder