Allah dostu odur ki nefsine tek pay biçmez. Kırk yıl bir ekşi ayran özler de onu içmez.
Akıldan büyük nimet, zekâdan da ağır yük tanımıyorum.

Armut deyip geçmeyin, onun ilk hecesi çoğu kişide yoktur!
Adam olmak cinsiyet meselesi değil, şahsiyet meselesidir.
Anladım işi; San’at ALLAH ı aramakmış, marifet bu, gerisi yalnız çelik çomakmış.
ALLAH de ve sus! Başka hiçbir şey söylemeye değmez.
Arı bal yapar, fakat balı izah edemez.
Ağlayabilmek için ille yılanlı kuyuya düşmek mi lazım? Asıl Dünya’nın en korkunç bir yılanlı kuyu olduğunu anlamak yetmez mi?
Bir kalbim var ki benim, sevdiğinden burkulur. Kahredenden ziyade, sevilenden korkulur.
Beni kimsecikler okşamaz madem. Öp beni alnımdan, sen öp seccadem. Bir namazım, bir duam, bir de eski seccadem.
Hepsi hepsi bu kadar, işte benim sermayem.
Bu gidişle utanmaktan utanan bir nesil gelecek.
Bir hadiseyi düşünebilmek için filozof olmaktan başka çare görmemek, düşünme hakkından vazgeçmek değil midir?
Ben, haritada deniz görmüş boğulmuş. Dokuz köyün sahibi dokuz köyden kovulmuş.
Bir hoşçakala sığdırdı beni, yere göğe sığdıramadığım
Bu hayatı fazla ciddiye almayın, nasıl olsa içinden sağ çıkamayacaksınız.
Ben geçmişimi dürdüm, büktüm ve kaldırıp çöpe attım, bu çöpleri ise ancak; kediler ve köpekler karıştırır.
Biz; Ayakları şişene kadar namaz kılan Peygamberin, gözleri şişene kadar uyuyan ümmetiyiz..
Benim geçmişim bir çöplüktür, çöplüğü ancak kediler ve köpekler karıştırır.
Bir tohumda; gövdesi, dalları, yaprakları ve meyvesiyle bütün bir ağaç gizlidir.
Ben Türkiye’yi yerin üstündeki 35 milyon ölünün degil, yerin altındaki 35 milyon dirinin koruduğuna inanırım.
Biz hohlaya hohlaya buz dağlarını erittik; şimdi ortalık çamurdan geçilmiyor.
Dağı tanıyan, nasıl tanımaz uçurumu? Madem ki yükseliş var, iniş olmaz olur mu?
Devler gibi eserler bırakmak için, karıncalar gibi çalışmak lazım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder