Dünya’nın her tarafından öğretmenler insan topluluğunun en fedakâr ve muhterem unsurlarıdır.
Din lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletlerin devamına ımkan yoktur. Yalnız şurası var ki din, allah ıle kul arasındaki bağlılıktır.
Din, bir vicdan meselesidir. Herkes vicdanının emrine uymakta serbesttir.
Devrimin amacını anlamış olanların onu korumaya her zaman güçleri yetecektir.
Eğitimdir ki bir milleti; ya hür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da esaret ve sefalete terk eder.
Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın.
Eskiden dinler, bilimler, sanatlar, bütün bilgelikler ve şiirler, bir merkezden ışığın dağılması gibi doğudan batının karanlık bölgelerine doğru yayılırdı.
Ermenilerin bu feyizli ülkede hiç bir hakkı yoktur.
Ey yükselen yeni nesil! İstikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu ıla ve idame edecek sizsiniz.
Efendiler, sosyal hayatın kökeni, aile hayatıdır. Aile, açıklamaya gerek yoktur ki, kadın ve erkekten oluşur.
Eğitim, kültür ve bilgi aydınlığa açılan en geniş penceredir.
Ekonomik kalkınma, Türkiye’nin hür, müstakil, daima daha kuvvetli, daima daha refahlı Türkiye idealinin belkemiğidir.
Türk kuvvet ve zekasının yenmediği ve yenemeyeceği güçlük yoktur.
Türk milleti istiklalsiz yaşamamıştır, yaşayamaz ve yaşamayacaktır.
Türk esirlik kabul etmeyen bir millettir.
Türk orduları, tarihte benzeri görülmemiş kahramanlıklar, fedakârlıklar göstermiştir.
Türk kuvvet ve zekâsının yenmediği ve yenemeyeceği güçlük yoktur.
Tarih yazmak, tarih yapmak kadar mühimdir. Yazan yapana sadık kalmazsa, değişmeyen hakikat, bütün ınsanlığı şaşırtacak bir hal alabilir.
Türk, esirlik kabul etmeyen bir millettir. Türk milleti esir olmamıştır.
Türk milleti birçok asırlar, bir kelimesinin manasını bilmediği halde Kuran’ı ezberlemekten beyni sulanmış hafızlara döndü..
Türk milleti dindar olmalıdır yani, bütün sadeliğiyle dindar olmalıdır demek istiyorum. Bizzat hakikate nasıl ınanıyorsam buna da öyle ınanıyorum. Din şuura muhalif, ilerlemeye engel hiçbir şey ihtiva etmiyor.
Türkiye’mizi layık olduğu seviyeye yükseltebilmek ıçin mutlaka ekonomimize birinci derecede önem vermek mecburiyetindeyiz.
Tüketici yaşamak iyi değildir. Üretici olalım.
Türkiye Cumhuriyeti, sanat mekteplerinin tam gelişmesine çok muhtaçtır.
Türk’ün haysiyeti, onuru ve kabiliyeti çok yüksek ve büyüktür.
Türk milleti insanlık âleminin samimi bir ailesidir.
Türk milletinin istidadı ve kesin kararı medeniyet yolunda, durmadan, yılmadan ilerlemektir.
Türk şoförü en asil duygunun insanıdır.
Tarih yazmak, tarih yapmak kadar mühimdir. Yazan, yapana sadık kalmazsa değişmeyen hakikat ınsanlığı şaşırtacak bir mahiyet alır.
Türk dili’nin, kendi benliğine, aslındaki güzellik ve zenginliğine kavuşması ıçin, bütün devlet teşkilâtımızın, dikkatli, ılgili olmasını ısteriz.
Mustafa Kemal Atatürk (Atamızın) Sözleri
Benim hayatta yegâne fahrim, servetim türklükten başka bir şey değildir.
Biz türkler, bütün tarihimiz boyunca hürriyet ve ıstiklale timsal olmuş bir milletiz.
Başarılarda gururu yenmek, felaketlerde ümitsizliğe direnmek lazımdır.
Bir milletin sanat yeteneği güzel sanatlara verdiği değerle ölçülür.
Birbirimize vereceğimiz ışaret şudur: ileri, daima ileri.
Beni övme sözlerini bırakınız, gelecek ıçin neler yapacağız onları söyleyiniz.
Bizim dinimiz en tabi ve makul dindir ve ancak bundan dolayıdır ki son din olmuştur. Bir dine tabii olmasi için akla, fenne, ilme ve mantığa uygun olması lazımdır. Bizim dinimiz bunlara tamamen uygundur.
Bir millet ki resim yapmaz, bir millet ki heykel yapmaz, bir millet ki fennin gerektirdiği şeyleri yapmaz; itiraf etmeli ki o milletin ilerleme yolunda yeri yoktur.
Büyük başarılar, değerli anaların yetiştirdikleri seçkin çocukların yardımıyla meydana gelir.
Bir milletin kültür düzeyi üç safhada; devlet, düşünce ve ekonomideki çalışma ve başarılarının özüyle ölçülür.
Basın hürriyetinden doğan mahzurların giderilme vasıtası, yine basın hürriyetidir.
Bizim akıl, mantık ve zeka ıle hareket etmek şiarımızdır. Bütün hayatımızı dolduran vak’alar bu hakikatin delilidirler.
Benim naçiz vücudum elbet birgün toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.
Bilelim ki milli benliğini bilmeyen milletler başka milletlere yem olurlar.
Cumhuriyet fikir serbestliği taraftarıdır. Samimi ve meşru olmak şartıyla her fikre saygı duyarız.
Çalışmadan, öğrenmeden, yorulmadan rahat yaşamanın yollarını alışkanlık haline getirmiş milletler; evvela haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini ve daha sonra da istikballerini kaybetmeye mahkumdurlar.
Devlet ve milletin mukadderatında milli irade amil ve hakimdir.
Din ve mezhep hiçbir zaman politika aleti olarak kullanılamaz.
Dünya’da hükümet ıçin kanuni yalnız ve tek bir esas vardır. O da karşılıklı görüşme ve danışmadan ibarettir.
Dünya’da hiçbir milletin kadını, milletini kurtuluşa ve zafere götürmekte, anadolu kadınından daha fazla çalıştım diyemez.
Dünya’da her şey için, medeniyet için, hayat için, muvaffakiyet için en hakiki mürşit ılimdir, fendir. İlim ve fennin haricinde mürşit aramak gaflettir, cehalettir, dalâlettir.
Din bir vicdan meselesidir. Herkes vicdanının emrine uymakta serbesttir. Biz dine saygı gösteririz. Düşünüşe ve düşünceye karşı değiliz. Biz sadece din işlerini, millet ve devlet işleriyle karıştırmamaya çalışıyor, kasıt ve fiile dayanan tutucu hareketlerden sakınıyoruz.
Biz türkler, bütün tarihimiz boyunca hürriyet ve ıstiklale timsal olmuş bir milletiz.
Başarılarda gururu yenmek, felaketlerde ümitsizliğe direnmek lazımdır.
Bir milletin sanat yeteneği güzel sanatlara verdiği değerle ölçülür.
Birbirimize vereceğimiz ışaret şudur: ileri, daima ileri.
Beni övme sözlerini bırakınız, gelecek ıçin neler yapacağız onları söyleyiniz.
Bizim dinimiz en tabi ve makul dindir ve ancak bundan dolayıdır ki son din olmuştur. Bir dine tabii olmasi için akla, fenne, ilme ve mantığa uygun olması lazımdır. Bizim dinimiz bunlara tamamen uygundur.
Bir millet ki resim yapmaz, bir millet ki heykel yapmaz, bir millet ki fennin gerektirdiği şeyleri yapmaz; itiraf etmeli ki o milletin ilerleme yolunda yeri yoktur.
Büyük başarılar, değerli anaların yetiştirdikleri seçkin çocukların yardımıyla meydana gelir.
Bir milletin kültür düzeyi üç safhada; devlet, düşünce ve ekonomideki çalışma ve başarılarının özüyle ölçülür.
Basın hürriyetinden doğan mahzurların giderilme vasıtası, yine basın hürriyetidir.
Bizim akıl, mantık ve zeka ıle hareket etmek şiarımızdır. Bütün hayatımızı dolduran vak’alar bu hakikatin delilidirler.
Benim naçiz vücudum elbet birgün toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.
Bilelim ki milli benliğini bilmeyen milletler başka milletlere yem olurlar.
Cumhuriyet fikir serbestliği taraftarıdır. Samimi ve meşru olmak şartıyla her fikre saygı duyarız.
Çalışmadan, öğrenmeden, yorulmadan rahat yaşamanın yollarını alışkanlık haline getirmiş milletler; evvela haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini ve daha sonra da istikballerini kaybetmeye mahkumdurlar.
Devlet ve milletin mukadderatında milli irade amil ve hakimdir.
Din ve mezhep hiçbir zaman politika aleti olarak kullanılamaz.
Dünya’da hükümet ıçin kanuni yalnız ve tek bir esas vardır. O da karşılıklı görüşme ve danışmadan ibarettir.
Dünya’da hiçbir milletin kadını, milletini kurtuluşa ve zafere götürmekte, anadolu kadınından daha fazla çalıştım diyemez.
Dünya’da her şey için, medeniyet için, hayat için, muvaffakiyet için en hakiki mürşit ılimdir, fendir. İlim ve fennin haricinde mürşit aramak gaflettir, cehalettir, dalâlettir.
Din bir vicdan meselesidir. Herkes vicdanının emrine uymakta serbesttir. Biz dine saygı gösteririz. Düşünüşe ve düşünceye karşı değiliz. Biz sadece din işlerini, millet ve devlet işleriyle karıştırmamaya çalışıyor, kasıt ve fiile dayanan tutucu hareketlerden sakınıyoruz.
Mustafa Kemal Atatürk (Atamızn) Sözleri
Adalet gücü bağımsız olmayan bir milletin, devlet halinde varlığı kabul olunmaz.
Askeri harekât, siyasi faaliyetlerin ümitsiz olduğu noktada başlar.
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz. En doğru, en hakiki tarikât, medeniyet tarikatıdır.
Acizler ıçin imkansız, korkaklar ıçin müthiş gözüken şeyler kahramanlar ıçin idealdir.
Arkadaşlar! Gidip, toros dağlarına bakınız, eğer orada bir tek yörük çadırı görürseniz ve o çadırda bir duman tütüyorsa, şunu çok iyi biliniz ki bu dünyada hiç bir güç ve kuvvet asla bizi yenemez.
Bu millete çok şey öğretebildim ama onlara uşak olmayı bir türlü öğretemedim.
Bu memleket tarihte Türk’tü, o halde Türk’tür ve ebediyen Türk olarak yaşayacaktır.
Biz doğrudan doğruya millet severiz ve türk milliyetçisiyiz.
Cumhuriyetimizin dayanağı türk topluluğudur. Biz türkler, ruhen demokrat doğmuş bir milletiz.
Bu millet kılı kıpırdamadan dava uğruna canını vermeye razı olmasaydı, ben hiçbir şey yapamazdım.
Ben size taarruz emretmiyorum. Ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerimize başka kuvvetler ve başka komutanlar geçebilir.
Ben gerektiği zaman, en büyük hediyem olmak üzere, Türk milletine canımı vereceğim.
Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek demek değildir.Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız, bu kâfidir.
Benim fıtratımda bir gayritabiilik varsa, türk olarak dünyaya gelmemdendir.
Biz öyle milliyetçileriz ki, bizimle iş birliği yapan bütün milletlere saygı duyar ve riayet ederiz.
Biz ne bolşevikiz, ne de komünist: ne biri, ne diğeri olamayız. Türkler milliyetperver ve dinlerine hürmetkar bir millettir. Bizim hükümet şeklimiz tam bir demokrat hükümetidir.
Bir millet savaş meydanlarında ne kadar parlak zaferler elde ederse etsin o zaferlerin kalıcı sonuçlar vermesi ancak irfan ordusuyla mümkündür.
Bu başarının, kutsal topraklarımızı düşman istilasından büsbütün kurtaracak olan kesin zaferin hayırlı bir başlangıcı olmasını tanrının lütfundan dilerim.
Bizim milletimiz, vatanı ıçin, hürriyeti ve egemenliği ıçin fedakâr bir halktır.
Bütün ümidim gençliktedir.
Bir türk dünyaya bedeldir.
Bizim başka milletlerden hiçbir eksiğimiz yok. Cesuruz, zekiyiz, çalışkanız, yüksek amaçlar uğrunda ölmesini biliriz.
Büyük şeyleri büyük milletler yapar.
Askeri harekât, siyasi faaliyetlerin ümitsiz olduğu noktada başlar.
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz. En doğru, en hakiki tarikât, medeniyet tarikatıdır.
Acizler ıçin imkansız, korkaklar ıçin müthiş gözüken şeyler kahramanlar ıçin idealdir.
Arkadaşlar! Gidip, toros dağlarına bakınız, eğer orada bir tek yörük çadırı görürseniz ve o çadırda bir duman tütüyorsa, şunu çok iyi biliniz ki bu dünyada hiç bir güç ve kuvvet asla bizi yenemez.
Bu millete çok şey öğretebildim ama onlara uşak olmayı bir türlü öğretemedim.
Bu memleket tarihte Türk’tü, o halde Türk’tür ve ebediyen Türk olarak yaşayacaktır.
Biz doğrudan doğruya millet severiz ve türk milliyetçisiyiz.
Cumhuriyetimizin dayanağı türk topluluğudur. Biz türkler, ruhen demokrat doğmuş bir milletiz.
Bu millet kılı kıpırdamadan dava uğruna canını vermeye razı olmasaydı, ben hiçbir şey yapamazdım.
Ben size taarruz emretmiyorum. Ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerimize başka kuvvetler ve başka komutanlar geçebilir.
Ben gerektiği zaman, en büyük hediyem olmak üzere, Türk milletine canımı vereceğim.
Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek demek değildir.Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız, bu kâfidir.
Benim fıtratımda bir gayritabiilik varsa, türk olarak dünyaya gelmemdendir.
Biz öyle milliyetçileriz ki, bizimle iş birliği yapan bütün milletlere saygı duyar ve riayet ederiz.
Biz ne bolşevikiz, ne de komünist: ne biri, ne diğeri olamayız. Türkler milliyetperver ve dinlerine hürmetkar bir millettir. Bizim hükümet şeklimiz tam bir demokrat hükümetidir.
Bir millet savaş meydanlarında ne kadar parlak zaferler elde ederse etsin o zaferlerin kalıcı sonuçlar vermesi ancak irfan ordusuyla mümkündür.
Bu başarının, kutsal topraklarımızı düşman istilasından büsbütün kurtaracak olan kesin zaferin hayırlı bir başlangıcı olmasını tanrının lütfundan dilerim.
Bizim milletimiz, vatanı ıçin, hürriyeti ve egemenliği ıçin fedakâr bir halktır.
Bütün ümidim gençliktedir.
Bir türk dünyaya bedeldir.
Bizim başka milletlerden hiçbir eksiğimiz yok. Cesuruz, zekiyiz, çalışkanız, yüksek amaçlar uğrunda ölmesini biliriz.
Büyük şeyleri büyük milletler yapar.
Aziz Nesin Sözleri

Değeri bilmeden yalnızlığından kurtulmak istiyorsan; kurtulsan da yalnızsın.
Halkımı sevmediğimden bu halkın değişmesini istiyorum. Halkımı sevsem ne diye halkımın değişmesini isteyeyim.
Seni, annen kadar sevecek ve baban kadar merak edecek hiç kimse yoktur; o yüzden kimse bana aşk’tan bahsetmesin.
Belki sıkıca sarılabileceğimiz bir sevgilimiz olmadı, belki yalnızız; ama bilinsin ki adam gibi sevdiğimizdendir yalnızlığımız! Haritalara baktım, hiçbirinde evin yok.Ansiklopedilere baktım, hiçbirinde resmin yok. Sözlüklere baktım, hiçbirinde ismin yok. Aynada kendime baktım, seni gördüm. Benden başka yerin yok.
Ne komünizm, ne kapitalizm, ne ateizm, ne sosyalizm; ‘kısmetsizim’
Bırak olmasın mezar taşımız, bir okul bahçesine gömsünler bizi çocuklar koşsun üzerimizde..
Eskisi olmayanın yenisi de olmaz.
Serüven nasıl bittiyse bundan öncekiler bu da biter.Bite bite sonunda ben de biterim olur biter.
Yıkılmasın diye dağlar, ah! Çekmiyorum. Kendimi yıkıyorum, dünyayı yıkmıyorum..
Aziz Nesin Sözleri
Aynı kağıdın arka ve ön yüzleri gibiyiz. Sonsuza dek beraber; ama hiçbir zaman birbirlerini görmeyen.
Bilirsiniz sözümde hep durmuşumdur duracağım sevgilime söz verdim ben yirmi yıl yaşayacağım düşmanlarım sevinmesin yirmi yıl sonra yok diye belli değil yirmi yıla ne zaman başlayacağım.
Dar yerden çıkanlar geniş yerlere sığmazlar.
En güzel şiir matematiktir. Yeryüzünde şimdiyedek “iki kere iki dört eder” den daha güzel bir dize yazılmamıştır sanırım.
Üşümek varsa bu sıcağın yokluğudur, karanlık varsa ışığın yokluğu. Eğer her yer karanlık ve sen üşüyorsan işte bu o’nun yokluğu.
Hiç kimseye güvenmiyorum diye birşey yoktur, zamanında “O’na güvendiğim için, artık kimseye güvenmiyorum” diye birşey vardır.
Türk erkeğinin dünyanın en kıskanç erkeklerinden biri olmasının sebebi; sevgililerine değil, kendilerine güvenmediklerindendir.
İşin zoruna gideceksin. Her zaman zoru dene… Zoru yapamasan bile, zoru yapmaya çalışarak hiç olmazsa kolayını yaparsın.
Korkmuyorum diyenler, ya başkalarına yalan söylüyorlar, ya kendilerine yalan söyleyip kendilerini kandırıyorlar ya da bilmeyerek insan olmadıklarını söylüyorlar.
Ne ölünün arkasından konuşulur, ne de gidenin. Çünkü ha ölmüştür, ha gitmiştir kalan için.
Yüreğim gövdeme sığmıyor. Gövdem odama, odam evime sığmıyor. Evim dünyaya, dünyam evrene sığmıyor. Patlayacağım acımın acısından.. Susmuşum ki suskunluğum göklere sığmıyor. Böyle bir acıyı kimlere nasıl anlatacağım? Gönül dar geliyor sevgime, kafam beynime, ah şakaklarım! Çatlayacağım.. Anladım artık anladım kimselere anlatamayacağım.
Terkeden kişinin gittiği yerde aradığını bulamayınca dönüp ‘özledim’ demesi; özlediğinden değil, eşek gibi pişman olduğundandır.
Bilirsiniz sözümde hep durmuşumdur duracağım sevgilime söz verdim ben yirmi yıl yaşayacağım düşmanlarım sevinmesin yirmi yıl sonra yok diye belli değil yirmi yıla ne zaman başlayacağım.
Dar yerden çıkanlar geniş yerlere sığmazlar.
En güzel şiir matematiktir. Yeryüzünde şimdiyedek “iki kere iki dört eder” den daha güzel bir dize yazılmamıştır sanırım.
Üşümek varsa bu sıcağın yokluğudur, karanlık varsa ışığın yokluğu. Eğer her yer karanlık ve sen üşüyorsan işte bu o’nun yokluğu.
Hiç kimseye güvenmiyorum diye birşey yoktur, zamanında “O’na güvendiğim için, artık kimseye güvenmiyorum” diye birşey vardır.
Türk erkeğinin dünyanın en kıskanç erkeklerinden biri olmasının sebebi; sevgililerine değil, kendilerine güvenmediklerindendir.
İşin zoruna gideceksin. Her zaman zoru dene… Zoru yapamasan bile, zoru yapmaya çalışarak hiç olmazsa kolayını yaparsın.
Korkmuyorum diyenler, ya başkalarına yalan söylüyorlar, ya kendilerine yalan söyleyip kendilerini kandırıyorlar ya da bilmeyerek insan olmadıklarını söylüyorlar.
Ne ölünün arkasından konuşulur, ne de gidenin. Çünkü ha ölmüştür, ha gitmiştir kalan için.
Yüreğim gövdeme sığmıyor. Gövdem odama, odam evime sığmıyor. Evim dünyaya, dünyam evrene sığmıyor. Patlayacağım acımın acısından.. Susmuşum ki suskunluğum göklere sığmıyor. Böyle bir acıyı kimlere nasıl anlatacağım? Gönül dar geliyor sevgime, kafam beynime, ah şakaklarım! Çatlayacağım.. Anladım artık anladım kimselere anlatamayacağım.
Terkeden kişinin gittiği yerde aradığını bulamayınca dönüp ‘özledim’ demesi; özlediğinden değil, eşek gibi pişman olduğundandır.
Atilla İlhan Sözleri
Eğitim, Savunma Ve Ekonomi Milli Olmalıdır, Olmazsa Sevr Gelir.
Canını Kurtarayım Derken Vatanından Olursun.
İnanmakta Geç Sevmekte Çabuktum.
Ben Sana Mecburum Bilemezsin.
İnsan Olmanın Bütün Komplekslerini Yenmiş, Günü Dipdiri Yakalayan, Hayatın Anlamını Çözmüş Bir Bilge Insan; Bir Yol Gösterici.
Sovyetler Birliği Dağıldıktan Sonra KGB’nin Belgelerinden Görüyoruz Ki, Türkiye’deki Sosyalistlerin Pek Çoğu Maaşa Bağlanmışlar Orada. Bugün De Alman Vakıflarından, Amerikan Vakıflarından Maaş Alarak, Avrupa Fonlarından Para Alarak, Onlar Adına Hareket Eden Pek Çok Basın Yayın Organlarında Görevli Isimler Vardır Ve Bunlar Artık Ayıp Olmaktan Da Çıkartılmıştır. Maalesef Türkiye Bu Noktaya Gelmiştir.
Türkiye’de asıl sorun aydınların yabancılaşmasıdır.
Doğu ölüm kavramını hâlletmiştir. Batı bunu hâlledememiştir. Bizim ve bütün Avrasyalılar’ın ölebilme kâbiliyeti var, onların yok!
Batı diye bir şey yoktur. Bu hayali bir kavramdır. Almanya Almanya’dır,Fransa Fransa’dır. Birleşik, bütünleşmiş Batı diye bir şey yoktur.
Liberallik, saydamlık ilkesi gerisinde, görünmez bir totaliterlik anlamına gelir, gündemdeki totaliterlik de, işte budur.
Kimin elinin, kimin cebinde olduğu belirsiz, tek kesinlik şu ki, ‘encebi’nin eli, çıkmamak niyetiyle, bizim cebimizdedir.
Demokrasi özgürlükleri yalnız kendisi için istemek, yalnız kendisi için kullanmak demek değildir.
Batı Hıristiyanlığı, bilerek bilmeyerek, Roma İmparatorluğu ‘nun dünya idrakini, hâkimiyet fikrini ve yönetim düşüncesini özümsemiştir. Doğu ‘nun Hıristiyanlığı, bunun dışında kalmıştır.
Sana kullanılmamış bir gök getirsem ,haftalar ellerimde ufalanıyor Ne yapsam ne tutsam nereye gitsem , ben sana mecburum sen yoksun
Geleceğim bekle dedi Ben beklemedim o da gelmedi. Ölüm gibi birşeydi, ama kimse ölmedi.
Atilla İlhan Sözler , Atilla İlhan Vatan Sözleri, Atilla İlhan Aşk Sözleri, Atilla İlhan özlem Sözleri, Atilla Sert İlhan Sözleri, Atilla İlhan Mutluluk Sözler,Atilla İlhan Aşk Sözleri, Atilla İlhan Yaşam Sözleri,Atilla İlhan Komik Sözleri, Atilla İlhan Edebi Sözleri,
Canını Kurtarayım Derken Vatanından Olursun.
İnanmakta Geç Sevmekte Çabuktum.
Ben Sana Mecburum Bilemezsin.
İnsan Olmanın Bütün Komplekslerini Yenmiş, Günü Dipdiri Yakalayan, Hayatın Anlamını Çözmüş Bir Bilge Insan; Bir Yol Gösterici.
Sovyetler Birliği Dağıldıktan Sonra KGB’nin Belgelerinden Görüyoruz Ki, Türkiye’deki Sosyalistlerin Pek Çoğu Maaşa Bağlanmışlar Orada. Bugün De Alman Vakıflarından, Amerikan Vakıflarından Maaş Alarak, Avrupa Fonlarından Para Alarak, Onlar Adına Hareket Eden Pek Çok Basın Yayın Organlarında Görevli Isimler Vardır Ve Bunlar Artık Ayıp Olmaktan Da Çıkartılmıştır. Maalesef Türkiye Bu Noktaya Gelmiştir.
Türkiye’de asıl sorun aydınların yabancılaşmasıdır.
Doğu ölüm kavramını hâlletmiştir. Batı bunu hâlledememiştir. Bizim ve bütün Avrasyalılar’ın ölebilme kâbiliyeti var, onların yok!
Batı diye bir şey yoktur. Bu hayali bir kavramdır. Almanya Almanya’dır,Fransa Fransa’dır. Birleşik, bütünleşmiş Batı diye bir şey yoktur.
Liberallik, saydamlık ilkesi gerisinde, görünmez bir totaliterlik anlamına gelir, gündemdeki totaliterlik de, işte budur.
Kimin elinin, kimin cebinde olduğu belirsiz, tek kesinlik şu ki, ‘encebi’nin eli, çıkmamak niyetiyle, bizim cebimizdedir.
Demokrasi özgürlükleri yalnız kendisi için istemek, yalnız kendisi için kullanmak demek değildir.
Batı Hıristiyanlığı, bilerek bilmeyerek, Roma İmparatorluğu ‘nun dünya idrakini, hâkimiyet fikrini ve yönetim düşüncesini özümsemiştir. Doğu ‘nun Hıristiyanlığı, bunun dışında kalmıştır.
Sana kullanılmamış bir gök getirsem ,haftalar ellerimde ufalanıyor Ne yapsam ne tutsam nereye gitsem , ben sana mecburum sen yoksun
Geleceğim bekle dedi Ben beklemedim o da gelmedi. Ölüm gibi birşeydi, ama kimse ölmedi.
Atilla İlhan Sözler , Atilla İlhan Vatan Sözleri, Atilla İlhan Aşk Sözleri, Atilla İlhan özlem Sözleri, Atilla Sert İlhan Sözleri, Atilla İlhan Mutluluk Sözler,Atilla İlhan Aşk Sözleri, Atilla İlhan Yaşam Sözleri,Atilla İlhan Komik Sözleri, Atilla İlhan Edebi Sözleri,
Atilla İlhan Sözleri
Aydınlık neyin oluyor senin , gökyüzü akraban filan mı beni bulur bulmaz gözlerin şimşek çakıyorum yalan mı yüzünde yalazını gezdirdiğin saçlarından tutuşmuş orman mı akla ziyan bir şey elektriğin
Yangınlardan ateş çaldım gökyüzünden rüzgar. Hiç biri mutlu etmedi seni..
Ne kadınlar sevdim, zaten yoktular.
Çoğu zaman üç beş kişi için yazdığımızı sanırız, onlar bizi okumazlar. Asıl seslendiklerimiz, hiçbir zaman tanımayacağımız, başka üç beş kişidir.
Ekonomi, savunma ve eğitim; milli olmalıdır.
Çoğu Zaman Üç Beş Kişi Için Yazdığımızı Sanırız, Onlar Bizi Okumazlar. Asıl Seslendiklerimiz, Hiçbir Zaman
Tanımayacağımız, Başka Üç Beş Kişidir.
Ne Kadınlar Sevdim Zaten Yoktular.
Türk Aydını Dediğimiz Kişi, Batı’nın Manevi Ajanıdır.
Hacet yok hatırlatmasına seni hatıraların ,bir dakika bile çıkmıyorsun aklımdan koşar gibi yürüyüşün , karanlıkta bir ışık gibi aydınlık gülüşün
Sanat, toplumsal bir çabadır; toplumdan gelir, topluma döner. Fakat gelenle giden aynı şey değildir.
Avrupa Birliği; Roma-Germen imparatorluğu projesidir. Bu nedenle kendisinden olduğunu kabul ettiği ülkeleri devletin içine alacaktır, kendisinden olmadığını düşündüğü ülkeleri de periferik devletler diye etrafına yerleştirip onlarla iş görecektir.
Anadolu ’dan beliren ulusallaşma, gittikçe daha büyük bir dip dalgası halinde yükseldikçe, Beyaz Türkleri dehşete düşürmektedir.
Cumhuriyet kuşaklarının dramı Atatürk sonrasında başlar. Çağdaşlaşmayı batılılaşma yapan sonrakilerdir.
Aydınlık Neyin Oluyor Senin.
Memleket Bir Kurtlar Sofrasına Döndü Mü, Isyan Haktır.
Bekleme Yapmayın! ‘Aşk’ını Alan ‘Acı’ya Doğru Ilerlesin.
Sanat, Toplumsal Bir Çabadır; Toplumdan Gelir, Topluma Döner. Fakat Gelenle Giden Aynı Şey Değildir.
Yangınlardan ateş çaldım gökyüzünden rüzgar. Hiç biri mutlu etmedi seni..
Ne kadınlar sevdim, zaten yoktular.
Çoğu zaman üç beş kişi için yazdığımızı sanırız, onlar bizi okumazlar. Asıl seslendiklerimiz, hiçbir zaman tanımayacağımız, başka üç beş kişidir.
Ekonomi, savunma ve eğitim; milli olmalıdır.
Çoğu Zaman Üç Beş Kişi Için Yazdığımızı Sanırız, Onlar Bizi Okumazlar. Asıl Seslendiklerimiz, Hiçbir Zaman
Tanımayacağımız, Başka Üç Beş Kişidir.
Ne Kadınlar Sevdim Zaten Yoktular.
Türk Aydını Dediğimiz Kişi, Batı’nın Manevi Ajanıdır.
Hacet yok hatırlatmasına seni hatıraların ,bir dakika bile çıkmıyorsun aklımdan koşar gibi yürüyüşün , karanlıkta bir ışık gibi aydınlık gülüşün
Sanat, toplumsal bir çabadır; toplumdan gelir, topluma döner. Fakat gelenle giden aynı şey değildir.
Avrupa Birliği; Roma-Germen imparatorluğu projesidir. Bu nedenle kendisinden olduğunu kabul ettiği ülkeleri devletin içine alacaktır, kendisinden olmadığını düşündüğü ülkeleri de periferik devletler diye etrafına yerleştirip onlarla iş görecektir.
Anadolu ’dan beliren ulusallaşma, gittikçe daha büyük bir dip dalgası halinde yükseldikçe, Beyaz Türkleri dehşete düşürmektedir.
Cumhuriyet kuşaklarının dramı Atatürk sonrasında başlar. Çağdaşlaşmayı batılılaşma yapan sonrakilerdir.
Aydınlık Neyin Oluyor Senin.
Memleket Bir Kurtlar Sofrasına Döndü Mü, Isyan Haktır.
Bekleme Yapmayın! ‘Aşk’ını Alan ‘Acı’ya Doğru Ilerlesin.
Sanat, Toplumsal Bir Çabadır; Toplumdan Gelir, Topluma Döner. Fakat Gelenle Giden Aynı Şey Değildir.
Özdemir Asaf Sözleri
.jpg)
Biri yükseğe çıkmaya görsün. Herkesde bir analık duyguşu belirir.. Çok çıkma, düşersin dercesine bakarlar. Bunu acınma sanarak inmiş çok kimseler vardır.
Açlık insanı öldüren, partileri yaşatan bir olaydır.
Onun güzelliğini herkes görüyorsa o bence az güzeldir. Herkes biliyorsa o bence hiç güzel değildir. Onun güzelliğini yalnız ben görüyorsam bu sevgidir. Yalnız ben biliyorsam bu aşktır. Hiç kimse görmüyorsa bu yalnızlıktır.
İnsanlar gelmeleriyle boşluk dolduranları severler, gitmeleriyle boşluk yaratanlara aşık olurlar.
Yaşamak için bırakılmış bir yön baktım, yoktu: Ben direnmek için elimden gelin yaptım.
Sen bana bakma ben senin baktığın yerde olurum.
İnsanı bedenen ameliyat etmek için bayıltmak gerekir, ruhen ameliyat etmek içinse ayıltmak
. Gelmesen önemli değil, gelsen önemli olurdu!.. Gelmemen büyük yalnızlığımı doldurdu.
Ölünceye kadar seni bekleyecekmiş, Sersem. Beni seni beklerken ölmem ki. Beklersem.
Seni bir yaşam boyu bitirmek değil de, Sana hep hep yeniden başlamak isterim.
İnsan parasını kaybedince fakir, özgürlüğünü kaybedince esir, aşkını kaybedince şair olurmuş.
Herkes fazlasıyla sevmiş, Ben eksikleriyle de sevdim oysa.
Ölüm; ben seni utanç ile titrerken gördüm.
Kendi bahçesinde dal olamayanın biri, Girmiş bahçeme ağaçlık taslıyor.
Yalnızlık paylaşılmaz, paylaşılsa yalnızlık olmaz.
Gelmesen önemli degil, gelsen önemli olurdu.
Beni öyle bir yalana inandır ki ömrümce sürsün doğruluğu.
Uçmak bilmeyenler, yükselenleri küçülür görür.
Ne para istiyorum ne de pul. Tek bir istediğim var, o da yalansız bir kul.
Bütün renkler aynı hızla kirleniyordu, birinciliği beyaza verdiler .
Bir kelimeye bin anlam yüklediğim zaman sana sesleneceğim…
Sevilenin yanlışı görünmez, sevilmeyenin görüntüsü yanlıştır.
İnsan mı paraya bağlı, para mı insana bağlı ? Bu, insana bağlı. Yaşamak değil, Beni bu telaş öldürecek.
Bir seni görsün istiyorsan gözüm, bir beni görmeli gözün.
Yolun geleceğini çizdim, geçmiş gibi.
Dünüyle ünlü insanlar bugün gün yüzü görmezler.
Ne zaman imkansızı seversen, işte o zaman gerçek seversin.
Anı bahçelerinde üşümek sıcaktı.
Özdemir Asaf Sevgi Sözleri,Özdemir Asaf Aşk Dolu Sözler, Özdemir Asaf Yaşam Sözleri, Özdemir Asaf Güzel Sözler, Özdemir Asaf Sert Sözler, Özdemir Asaf Kapak Sözleri, Özdemir Asaf Etkileyici Sözleri, Özdemir Asaf Özlem Sözleri, Özdemir Asaf Sitem Sözleri
Özdemir Asaf Sözleri
Öğüt zamanında taze yenmemiş bir ekmeği başkasına bayat yedirme denemesidir.
Bugüne en uzak gün, dün.
Özgürlüğü elinden alınan çocuğa büyük derler.
Güzel bir kafe kesfettiginde, güzel bir film seyrettiginde, güzel bir sarki dinlediginde eksik kaldiklarini hissettin mi paylasamadigin için onunla…
Sevgi’den ad yapılıyor.. Mutlu’dan ad yapılıyor..
Bir insan treni kaçırırsa başka bir tren gelir onu alır. Bir ulus treni kaçırırsa başka bir ulus gelir onu alır.
Sustuğunu bilen olgundur, bildiğini susan değil.
Tam önüne bakan başını vurur.. Tam havaya bakan ayağını….
Her seven sevilenin boy aynasıdır. Sevmek sevilenin o aynaya bakmasıdır.
Sevmeyi Bilmiyosan Kullanma O İki Kelimeyi ! “Yani Ne Sen Kirlet Ağzını O Sözle. Ne de O Söz Ağlasın Kimin Eline Düştüm Diye.
Aşk adında ne bir kadın gördüm ne de bir erkek.. Bu korku neden? Seni bulmaktan önce aramak isterim.
Seni sevmekten önce anlamak isterim.
Seni bir yaşam bitirmek değil de, Sana hep hep yeniden başlamak isterim.
Kadınları sevmek bir kadına haksızlık etmek demektir. Bir kadını sevmek kadınlara haksızlık etmek demektir..
Rüzgar yelkensiz de olsa yine rüzgardır. ama rüzgarsız yelken bir bez parçasıdır.
İki yüzlünün dilinde tat, kalbinde ise fesat gizlidir.
Bir kez geçer, bir insan bir karşı’ya, Ondan sonra artık herşey karşı’dır.
İyi bir gazete, kendisiyle konuşan ulustur.
Tek kişilik miydi ki bu şehir, sen gidince bomboş kaldı…
Unutsun beni demişsin, bu bana imkansız geliyor. Çünkü unutmam için önce seni hatırlamam gerekiyor.
Solan renkleri boyamakta o boyasız boyacı.
İnsanın zamanı varsa, herşeyin gelmesini beklemeye mecburdur. Her şeyi varsa eğer; Zamanın geçemesini beklemeye mahkumdur.
Ölü yaşayanlar yaşayan ölüleri çekemez.
Yanına kadar koştuktan sonra, Bir adım daha atamayacaksan eğer; Oraya kadar sakın koşma. Sana değil, bekleyene yazık olur.
Bir sevgiyi anlamak, bir yaşam harcamaktır…
Harcayacaksın! Hangi kitabından alıntı,bilemiyorum insanlar gelmeleriyle yalnızlıklarını dagıtanları severler,gitmeleriyle kendilerini yalnız bırakanlara aşık olurlar
Her korkan kaçmaz. Ama her kaçan, korkaktır. Gerçek değer; gelmesi boşluk dolduran değil gitmesi boşluk yaratan.
Sana Gitme Demeyeceğim,Genede Sen Bilirsin ,Yalanlar Istiyorsan Yalanlar Soyleyeyim Ama Incinirsin .
Bugüne en uzak gün, dün.
Özgürlüğü elinden alınan çocuğa büyük derler.
Güzel bir kafe kesfettiginde, güzel bir film seyrettiginde, güzel bir sarki dinlediginde eksik kaldiklarini hissettin mi paylasamadigin için onunla…
Sevgi’den ad yapılıyor.. Mutlu’dan ad yapılıyor..
Bir insan treni kaçırırsa başka bir tren gelir onu alır. Bir ulus treni kaçırırsa başka bir ulus gelir onu alır.
Sustuğunu bilen olgundur, bildiğini susan değil.
Tam önüne bakan başını vurur.. Tam havaya bakan ayağını….
Her seven sevilenin boy aynasıdır. Sevmek sevilenin o aynaya bakmasıdır.
Sevmeyi Bilmiyosan Kullanma O İki Kelimeyi ! “Yani Ne Sen Kirlet Ağzını O Sözle. Ne de O Söz Ağlasın Kimin Eline Düştüm Diye.
Aşk adında ne bir kadın gördüm ne de bir erkek.. Bu korku neden? Seni bulmaktan önce aramak isterim.
Seni sevmekten önce anlamak isterim.
Seni bir yaşam bitirmek değil de, Sana hep hep yeniden başlamak isterim.
Kadınları sevmek bir kadına haksızlık etmek demektir. Bir kadını sevmek kadınlara haksızlık etmek demektir..
Rüzgar yelkensiz de olsa yine rüzgardır. ama rüzgarsız yelken bir bez parçasıdır.
İki yüzlünün dilinde tat, kalbinde ise fesat gizlidir.
Bir kez geçer, bir insan bir karşı’ya, Ondan sonra artık herşey karşı’dır.
İyi bir gazete, kendisiyle konuşan ulustur.
Tek kişilik miydi ki bu şehir, sen gidince bomboş kaldı…
Unutsun beni demişsin, bu bana imkansız geliyor. Çünkü unutmam için önce seni hatırlamam gerekiyor.
Solan renkleri boyamakta o boyasız boyacı.
İnsanın zamanı varsa, herşeyin gelmesini beklemeye mecburdur. Her şeyi varsa eğer; Zamanın geçemesini beklemeye mahkumdur.
Ölü yaşayanlar yaşayan ölüleri çekemez.
Yanına kadar koştuktan sonra, Bir adım daha atamayacaksan eğer; Oraya kadar sakın koşma. Sana değil, bekleyene yazık olur.
Bir sevgiyi anlamak, bir yaşam harcamaktır…
Harcayacaksın! Hangi kitabından alıntı,bilemiyorum insanlar gelmeleriyle yalnızlıklarını dagıtanları severler,gitmeleriyle kendilerini yalnız bırakanlara aşık olurlar
Her korkan kaçmaz. Ama her kaçan, korkaktır. Gerçek değer; gelmesi boşluk dolduran değil gitmesi boşluk yaratan.
Sana Gitme Demeyeceğim,Genede Sen Bilirsin ,Yalanlar Istiyorsan Yalanlar Soyleyeyim Ama Incinirsin .
Özdemir Asaf Sözleri
Güçlü olmanın türlü yolları vardır, dürüst olmanın bir tek.
Bana yalanlar söylese yetinecektim, Ama yalan söyledi.
BEKLE Dedi, Bekle dedi gitti Ben beklemedim, o da gelmedi… Ölüm gibi bir şey oldu Ama kimse ölmedi…
Beni öyle bir yalana inandır ki, Ömrümce sürsün doğruluğu.
Düşkuran”ın adresini istediler benden: Tarih Caddesi, Kahramanlık Yılları Mahallesi, Teknik Gelişim Sokağı, Konfor Apartımanı, İyi İşler Katı, Güvenç Dairesi.
Sen bana bakma ben senin baktıgın yerde olurum
Bir kelimeye bin anlam yüklediğim zaman sana sesleneceğim.
Benimle ömür geçer mi ki dedim. Senle geçirmeye ömür yeter mi ? dedi. İşte bu bana bir ömür yetti.
Ben sevmekten hiç borçlu çıkmadım.
Açlık insanı öldüren, partileri yaşatan bir olaydır.
Büyük işlerin içinde namus aramak yanlıştır.. Namusun içinde büyük işler aramak kadar.
Soru bir: Senin yüz fotoğrafın çekilecek, Yüzünde yüz var mı? Soru iki: Senin yüz fotoğrafın çekilecek, Sende çekilecek yüz var mı?..
Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın..
Dost gerçekleri.. Düşman işine geleni.. Deli ağzına geleni.. Aşık içinden geçeni söylermiş
Her korkan kaçmaz. Ama her kaçan, korkaktır.
Gelecekse beklenen, beklemek güzeldir. Özleyecekse özlenen, özlemek güzeldir. Ve sevecekse sevilen; O hayat herşeye bedeldir.
Rüzgâr yelkensiz de olsa gene rüzgârdır. Ama rüzgârsız yelken bir bezdir.
Ağzında yalan varken konuşma!
Yalnızlık paylaşılmaz paylaşılsaydı yalnızlık olmazdı.
Doğdu,sevinçten ağladılar.Öldü,acıdan ağladılar..O,bu arada yaşadı,hiç düşünmediler.
Dün sabaha karşı kendimle konuştum. Ben hep kendime çıkan bir yokuştum. Yokuşun başında bir düşman vardı. Onu vurmaya gittim ve kendimle vuruştum.
İki tür nokta var ; biri önüne ve ardına bakar , biri ardına bakmaz ardını noktalar.
Yazarın dilini sevmesi yeter. Şairin dilini sevmesi yetmez, ona saygılı olmalıdır ve de tutkun.
Bana yalanlar söylese yetinecektim, Ama yalan söyledi.
BEKLE Dedi, Bekle dedi gitti Ben beklemedim, o da gelmedi… Ölüm gibi bir şey oldu Ama kimse ölmedi…
Beni öyle bir yalana inandır ki, Ömrümce sürsün doğruluğu.
Düşkuran”ın adresini istediler benden: Tarih Caddesi, Kahramanlık Yılları Mahallesi, Teknik Gelişim Sokağı, Konfor Apartımanı, İyi İşler Katı, Güvenç Dairesi.
Sen bana bakma ben senin baktıgın yerde olurum
Bir kelimeye bin anlam yüklediğim zaman sana sesleneceğim.
Benimle ömür geçer mi ki dedim. Senle geçirmeye ömür yeter mi ? dedi. İşte bu bana bir ömür yetti.
Ben sevmekten hiç borçlu çıkmadım.
Açlık insanı öldüren, partileri yaşatan bir olaydır.
Büyük işlerin içinde namus aramak yanlıştır.. Namusun içinde büyük işler aramak kadar.
Soru bir: Senin yüz fotoğrafın çekilecek, Yüzünde yüz var mı? Soru iki: Senin yüz fotoğrafın çekilecek, Sende çekilecek yüz var mı?..
Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın..
Dost gerçekleri.. Düşman işine geleni.. Deli ağzına geleni.. Aşık içinden geçeni söylermiş
Her korkan kaçmaz. Ama her kaçan, korkaktır.
Gelecekse beklenen, beklemek güzeldir. Özleyecekse özlenen, özlemek güzeldir. Ve sevecekse sevilen; O hayat herşeye bedeldir.
Rüzgâr yelkensiz de olsa gene rüzgârdır. Ama rüzgârsız yelken bir bezdir.
Ağzında yalan varken konuşma!
Yalnızlık paylaşılmaz paylaşılsaydı yalnızlık olmazdı.
Doğdu,sevinçten ağladılar.Öldü,acıdan ağladılar..O,bu arada yaşadı,hiç düşünmediler.
Dün sabaha karşı kendimle konuştum. Ben hep kendime çıkan bir yokuştum. Yokuşun başında bir düşman vardı. Onu vurmaya gittim ve kendimle vuruştum.
İki tür nokta var ; biri önüne ve ardına bakar , biri ardına bakmaz ardını noktalar.
Yazarın dilini sevmesi yeter. Şairin dilini sevmesi yetmez, ona saygılı olmalıdır ve de tutkun.
Namık Kemal Sözleri
Dünyaya gelmek hüner değildir.
Yüksel ki yerin bu yer değildir.
Ne mal iledir beyim ululuk, kemal iledir.
Usanmaz kendini insan bilenler halka hizmetten.
Yüksel ki yerin bu yer değildir,
Ülkedeki ahlak bunalımının bir kaynağı da; ana babanın çocuk eğitiminde tuttukları yoldur.
İnsan vatanı sever, çünkü hürriyeti, rahatı, hakkı vatan sayesinde kaimdir.
Vatan, bize kılıcımızın ekmeğidir.
Ne mümkün zulm ile bidad ile imha-i hürriyet.
Köpektir zevk alan Sayyad-ı bi insafa hizmetten.
Ne efsunkâr imişsin ah, ey dîdar-ı hürriyet; Esir-i aşkın olduk, gerçi kurtulduk esaretten.
Kimse takdir edemez alemde Kendi mahiyetini reyi ile/Münferit vasıta-i rüyet iken Göremez kendini dide bile (Kimse kendi niteliğini kendi görüşüyle algılayamaz. Tek görme organı göz olduğu halde gözün kendini göremediği gibi.
Namık KEMAL Sözleri , Namık KEMAL Aşk Sözleri, Namık KEMAL İğneleyici Sözler, Namık KEMAL Vatan Sözleri, Namık KEMAL Yaşam Sözleri, Namık Kemal Duygusal Sözler
Namık Kemal Sözleri
Zihin fukara olunca, akıl ukala olurmuş.
İnsan ne söylediğini bilmeli, fakat her bildiğini söylememelidir.
Düşene gülen acıyandan çok bulunur.
İnsan her nefesini mezardan uzaklaşmak için alır ama her nefes alışında ömründen bir nefeslik zaman azalır...
Okumayı öğrenmek, en güç sanattır.
Ademin hayvaniyeti yemekle, insaniyeti okumakla kaimdir.
Bazen fikirlerini de değiştirmelisin, Çünkü sen fikirlerinin kölesi değil, sahibisin.
Kimsenin lütfuna olma tadip, bedeli cevheri hürriyettir.
Bu kadar adam gördüm, içlerinden hiçbiri dünyadan hoşnut değil, hiçbiri de dünyadan gitmek istemez.
Terbiye ana kucağından başlar; her söylenilen kelime, çocuğun şahsiyetine konan bir tuğladır.
Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini; Yok mudur kurtaracak bahtı kara mâderini? Atatürk'ün bu soruya cevabı: Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini; Bulunur kurtaracak baht-ı kara mâderini!
İnsan, ne idraksiz mahlûktur! Herkes kimsenin sağ kalmadığını bilir de, kendi öleceğine inanmak istemez.
Devlet, halkın ne babasıdır, ne hocasıdır, ne vasisidir, ne lalasıdır.
Vatan sevgisinden maksat, toprağa değil, onun üstünde yaşayan insanlara duyulan sevgidir.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)